Ege’yi yaşamak başka, Ege’li olmak bambaşkadır...
İçinden deniz geçen, zeytin dallarına yaslanan, sımsıcak gülümsemelerin memleketi Ege’nin insanı da kültürü de bir başkadır.

İşte “Egeliyim” diyen herkesin bildiği, yaşadığı, gülümsediği 22 altın gerçek:
🌿 Ege Kültürünün Tatlı Gerçekleri
-
Ot toplayan teyzeler normaldir. Otların binbir çeşidiyle nefis zeytinyağlılar yapılır.
-
İnsanlar içtendir, samimidir. Güleryüz her yerdedir, sohbet şifadır.
-
Kadını da erkeği de efe gibidir. Harmandalı olmadan düğün tamam sayılmaz.
-
İncir “yemiş”tir. Üstelik ceviziyle, bademiyle birlikte yenmelidir.
-
Zeytinyağına ekmek banmak sadece bir lezzet değil, bir yaşam felsefesidir.
-
Balık sofralardan eksik olmaz. Deniz ürünleri sofraların yıldızıdır.
-
Kırmızı ete mesafe vardır. Ancak bayramda ya da piknikte istisnalar olabilir.
-
Ama köfteden asla vazgeçilmez. Her ilçenin kendine has köftesi vardır.
-
Misafirperverlik DNA'da vardır. Tanımadığını bile buyur edersin eve.
-
"Deniz esiyor" cümlesi günlük hayatın bir parçasıdır.
-
Zeytin ağaçları, yol boyu en güzel refakatçindir.
-
Zeytinyağı olmazsa olmazdır. Kızartma bile onunla yapılır.
-
Zeytinyağı sabunu, hâlâ köylerde kullanılır, doğallıktan ödün verilmez.
-
Tarhana çorbası bile farklıdır: Börülceli yapılır, kuru biberle servis edilir.
-
Töreyle işi yoktur Egeli’nin. Bağnazlıktan da hiç hazzetmez.
-
Sebzenin her türlüsü sofradadır. Başka bölgeler adını bile bilmez bazılarının.
-
Doğa sevgisi içten gelir. Yeşil, mavi Egelinin içindedir.
-
Keyfine düşkündür. Canı sıkıldığında bile umursamaz, neşeyle devam eder.
-
Düğün menüsü nettir: Keşkek, etli nohut, pilav, şehriye çorbası.
-
Lalengi ya da patlıcan balığı gerçek bir Egeli’nin atıştırmalığıdır.
-
Deve güreşleri heyecanla beklenir. Kış eğlencesinin vazgeçilmezidir.
-
Şeker mi şeker Ege ağzı vardır.



















