Yeşilçam’ın kült yapımlarından Tosun Paşa, sadece bir komedi değil, aynı zamanda dönemin siyasi atmosferine derin göndermeler barındıran sembolik bir anlatı olarak öne çıkıyor.
1970’lerin Türkiye’si: Arka Plandaki Kaos
1976 yapımı Tosun Paşa filmi, 1971 askeri muhtırasının etkilerinin sürdüğü, sağ-sol çatışmalarının sokakları sardığı, siyasi istikrarsızlıkların yaşandığı bir dönemde çekildi. Dönemin kaotik ortamı Yeşilçam'ın mizahi diliyle perdeye taşınırken, filmdeki karakterler ve olay örgüsü sembolik anlamlar taşıyor.
Aileler, Ordu ve Siyasi Güç Mücadelesi
Filmdeki Telliğulları ve Seferoğulları, sağ ve sol siyasi grupları temsil ederken, Daver Bey siyasi liderliği, gerçek Tosun Paşa ise dönemin en belirleyici gücü olan Türk ordusunu simgeliyor. Bu figürlerin etrafında gelişen olaylar, 70'li yıllarda siyasetin, askerin ve halkın nasıl bir karmaşaya sürüklendiğine dair güçlü bir alegori sunuyor.
“Gerçek Tosun Paşa, gücünü halktan değil, doğrudan silahından alır. Bu, dönemin askeri gücünün demokratik meşruiyete bakmaksızın müdahalelerde bulunmasına bir göndermedir.”
Şaban’ın Tosun Paşalığı: Ünvanın Gücü ve Algı Eleştirisi
Filmde Kemal Sunal’ın canlandırdığı Şaban karakterinin üniforma giyerek sahte Tosun Paşa’ya dönüşmesi, toplumun unvana ve otoriteye karşı sorgulamadan boyun eğmesini eleştiriyor. “Sen de paşasın, ben de paşayım” repliği, meşruiyetin halk nezdinde algıdan ibaret olduğunu vurguluyor.
Leyla ve Yeşil Vadi: Türkiye’nin Simgesi
Filmde iki ailenin sahip olmaya çalıştığı Yeşil Vadi ve Leyla karakteri, Türkiye’nin kendisini simgeliyor. Güç mücadelesi sırasında ülkenin nasıl araçsallaştırıldığına dair sert bir eleştiri içeriyor.
“Sağcılar ve solcular Yeşil Vadi’yi yani Türkiye’yi kazanmak uğruna birbirleriyle kavga ederken, sonunda dış bir güç olan ordu sahneye çıkar ve her ikisini de saf dışı bırakır.”
Mizahın Altındaki Siyasi Gerçeklik
Ataresmi YouTube kanalında yayınlanan videoda analiz edilen bu semboller, Tosun Paşa filminin aslında dönemin siyasal ve toplumsal yapısına dair zeki bir eleştiri sunduğunu ortaya koyuyor. Film, 1980 darbesine giden süreci adeta önceden haber veriyor:
“Kavga etmeye devam ederseniz, dışarıdan biri gelir, ikinize de eziyet eder.”
Bu replik, hem solun hem sağın 12 Eylül 1980 darbesiyle nasıl bastırıldığını net şekilde özetliyor.





