1980’li ve 1990’lı yıllarda evlerde, kahverengi vitrinlerin üzerinde, desenli perdelerin gölgesinde tüplü televizyonlar başında toplanan aileler, Atari oyunlarıyla keyifli vakit geçiriyordu.
O dönemde babalar, çocuklardan önce Atarilere kendilerini kaptırır; Mario’nun her zıplayışında çocuklardan çok heyecanlanırlardı. Çocuklar “bir can da bana ver” diye beklerken, ailelerin oyun sevinci evlere neşe katardı.
Uzmanlar, bu yıllardaki oyun deneyiminin sade, samimi ve birlikte olmanın keyfini ön plana çıkardığını belirtiyor. Oyunların tek amacı kazanmak değil, ailecek birlikte vakit geçirmekti.
Osmaniye’de yaşayan nostalji tutkunları, bugün bile Atarilerin ve eski oyun saatlerinin sıcaklığını hatırlayarak, geçmişin değerini genç kuşaklara aktarmaya çalışıyor.



