1960’lı yıllarda, Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi, Osmaniye’de de kitap okuyan az bulunuyordu. Aslında halkın %80’i okuma yazma bilmiyordu. Gazeteci Kemal Akman, Vakit Gazetesi’ndeki 1 Şubat 1963 tarihli yazısında Osmaniye’de 7.500 seçmenden 1.500 kişinin okuma yazma bildiğini belirtiyordu.

  “Oku! Allah’ın adıyla oku!” (Alak Suresi 1-2)
 1960’lı yıllarda, Türkiye’nin her yerinde olduğu gibi, Osmaniye’de de kitap okuyan az bulunuyordu. Aslında halkın %80’i okuma yazma bilmiyordu. Gazeteci Kemal Akman, Vakit Gazetesi’ndeki 1 Şubat 1963 tarihli yazısında Osmaniye’de 7.500 seçmenden 1.500 kişinin okuma yazma bildiğini belirtiyordu.  Okuma yazma bilen büyükler gazete okuyor, okula giden genç kızlar “Saklambaç” “Sen Ben” türünden kadın mecmuaları veya cep fotoromanları, erkekler “Tommiks”, “Teksas” okumayı tercih ediyordu.
 Halk, boş zamanlarını kahvehanelerde veya kulüplerde geçiriyordu.
 27 Mayıs İhtilali ile ilgili haberler gazete okunarak, radyo dinlenerek takip ediliyordu.  Gazete bulmak ta sorun oluyordu. “GAZETE ALMANIN ZORLUĞU/Şehrimizin gazete bayiliğinin önü çok kalabalık olmaktadır. Bu yüzden Ankara ve İstanbul gazetelerini okumak isteyen vatandaşlar büyük bir zorluk çekmektedir. Son olaylar dolayısıyla gazeteler adeta kapışılmaktadır. Vatandaşların bayilik önünde muntazam bir kuyruk yapmaları için gerekli tedbir alınması sağlanmalıdır.” (1)
 Osmani̇ye Okuyor (2)AHMET ŞEKİP ERSOY DİYOR Kİ
 “Şehrin iki büyük kahvesi (kıraathanesi) vardı. Birisi bugünkü 3. Noterlik binasının hizasında, mülkiyeti Hacı Hafızlara ait binaların olduğu yerdeydi. Ahşap yüksek tavanlı bir de arka bahçesi bulunan oldukça geniş alanı olan Kürt Ahmet’in Kahvesi ismi ile anılırdı. 
 İkincisi de bugünkü çarşı merkezinde, eski Yapı Kredi Bankasının olduğu yerde, yukarda bahsedilen binaya uygun, yine arkada bahçesi olan ve aynı vasıfta olan bina ki bu kahveye de Çakaloğlu’nun Kahvesi derlerdi. Şehrin tanınmış insanları, memurlar mesai saati dışında bu kahvelerde bulunur ve dinlenirlerdi. Bu kahvenin içerisinde büyük bir ark vardı ve devamlı su akardı. 
 Ayrıca halen Merkez Karakolu olarak kullanılan, Emniyet Amiri Vehbi Bey’in zamanında yapılan binanın yerinde ahşap ve oldukça yüksek bir Halk Evi vardı. Zaman zaman buraya gider Kütüphanesinden istifade ederdik. Birçok toplantılar burada yapılır, resmi zevat burada ağırlanırdı.
 Bugün bu tip kahvehanelerden sadece Büyük Caminin yanındaki Çınarlıkahve kaldı. O da sağdan soldan sıkıştırılarak rahatlık ve güzelliğini kaybetmiş haldedir.” (2)
GAZETECİ MEHMET CEMAL ŞENADAM DİYOR Kİ
 Osmaniye gazeteleri, bir Kültür Derneği kurulması çalışmasından da bahsediyordu. “Salgın halinde bulunan kâğıt vesaire oyunlarının menini” önemseyen Mehmet Cemal Şenadam, “KÜLTÜR DERNEĞİ” başlıklı yazısında Çamlık Gazinosu’nun bir köşesine Kütüphane açılmasını istiyordu. Diyordu ki; “Yıllardan beri ismini duyduğumuz Kültür Derneği nedense bir türlü vatandaşların ihtiyaçlarına cevap vermemektedir. Salgın halinde bulunan kâğıt vesaire oyunlarının menini müteakip bu derneğin faaliyete geçeceğini ve güzel bir Kütüphane’ye kavuşacağımızı tahayyül etmiştik. Maalesef hiçbir harekete şahit olmadık. Bu bakımdan; ya Çamlık Gazinosu’nun münasip bir köşesinde veya daha uygun bir mahalde umumi bir Kütüphane’nin açılışını sabırsızlıkla beklemekteyiz.” (3)
 ALİ ARGUVANLI DİYOR Kİ
 “Yıllardan beri ismi duyulan” Kültür Derneği konusunu ele alan Kaymakam ve Belediye Başkanı Ali Çamur, bir bağış kampanyası başlatıyordu. 26 Ağustos 1960 tarihli Osmaniye Postası Gazetesi’nde “KÜLTÜR OCAĞI FAALİYETİNİ HIZLANDIRDI” manşetiyle verilen haberde “Parolamız Herkesin Bir Yevmiyesidir” diye başlattığı kampanyanın ilk bağışını kendisi yapıyordu. 
 Osmaniye Şehir Kütüphanesi ihtiyacı için 22 Aralık 1961 tarihli Yedi Ocak Gazetesindeki ilginç bir uyarı dikkat çekiyordu; “Kütüphanesiz Bir Şehir Kumarbazların Evine Benzer.”
 Kültür Ocağı ile beraber Kütüphane açılması için çalışmalar hızlanıyordu. Bunun için Belediye bütçesinden para aktarılıyor, kampanya başlatılıyor ve Belediye Meclis Salonu yeniden düzenleniyordu. 
 “BELEDİYE KÜTÜPHANESİ KURULUYOR/Şehrimizde eksikliği hissedilen kitaplık ihtiyacı Belediye tarafından ele alınarak eski Belediye Meclis Salonu kitaplık olarak tanzimine karar verilmiş ve hazırlıklara başlanmıştır. Kitaplık için Belediye bütçesinde 5.000TL ayrılmıştır. Kitap bağışı sureti ile kitaplığın zenginleştirilmesi düşünülmektedir. Bu hayırlı teşebbüse halkımızın ilgi göstereceğini ümit ederiz.” (4)
Osmani̇ye Okuyor (3)BELEDİYE KÜTÜPHANESİ KURULUYOR
Bir taraftan Şehir Kütüphanesi açılmaya çalışılırken diğer taraftan da kitap toplama kampanyası başlatılıyordu. 13 Şubat 1962 Osmaniye Postası Gazetesi “BELEDİYE KİTAPLIĞINA BAĞIŞ” adıyla duyurduğu haberinde, Kaymakam Ali Çamur’un bağışladığı kitaplardan bahsediyordu. “Geçen defa kurulacağını haber verdiğimiz Belediye Kitaplığı için ilk bağış Kaymakamımız Ali Çamur tarafından yapılmıştır. Bağışladığı 150 lira değerindeki 12 adet kitap içerisinde 5 ciltlik Divan-ı Kebir de var.” 
 Nihayet Osmaniye’de özlemi çekilen kütüphane “Belediye Kütüphanesi” adı ile açılıyordu. 15 Haziran 1962 tarihli Osmaniye Postası Gazetesi: “Askeri Birlik Binası ve Stadyumun Temelleri atıldı. KÜTÜPHANE VE ELEKTRİK SANTRALI HİZMETE GİRDİ” başlıklı haberde, Adana Valisi Mukadder Öztekin’in de katıldığı törenlerden birinin Belediye Konferans Salonundaki Şehir Kitaplığının açılışı olduğunu yazıyor, “Kütüphanenin değerinden ve kitabın faydasından kısaca bahseden Valimiz kurdeleyi kesmiştir” deniyordu. 
 7 Ocak 1963‘te yeni Kaymakamlık Binası hizmete girince Kaymakam ve Belediye Başkanı Ali Arguvanlı eski Kaymakamlık Binası’nı Osmaniye Kütüphanesi’ne tahsis ediyordu. 6 Eylül 1963 günlü Osmaniye Postası Gazetesi eski Hükümet Konağı’nın Halk Eğitim Merkezi ve Şehir Kütüphanesi olduğunu, burada bir de çocuk kitaplığı açılacağını bildiriyordu. Aynı gazete park içindeki sinemanın söküleceğini de haber veriyordu. 
OSMANİYE KÜLTÜR MERKEZİ YAPILIYOR
 Osmaniye’de her şey iyi gidiyordu. Ama Belediye Başkanı merhum Ahmet Şekip Ersoy diyordu ki; “Bir gün atom ve nükleer silahlarla ilgili bir film gelmişti. Bu eğitici ve öğretici filmi halka göstermek istedim. O günlerde faal olan bütün sinemalar teklifimizi kabul etmediler. İşte o zaman Belediyenin sosyal ve kültürel ihtiyaçlara cevap verebilecek bir salonu olması gerektiği inancı bende pekişti. Şimdiki Kütüphanenin olduğu alan sebze hali olarak kullanılıyordu. Burada düşündüğüm şekilde sosyal ve kültürel ihtiyaçlara cevap verebilecek bir salon yapılmasını programa aldım.
 Kısa bir sürede zemini dükkân ve üstü salon sahne, idareci odaları, makine dairesi ve yazlık sinema, diğer kısımları ile ihtiyaca cevap verebilecek bir binayı tamamlamıştık. Artık sinema salonlarına ihtiyacımız kalmamıştı. Eğitici, öğretici bir filmi halka gösterebilirdik. Bir tiyatro eseri sahneye konabilirdi.” (5)
 OSMANİYE KÜLTÜR ŞEHRİ OLUYOR
 60’lı yıllarda, özellikle ilkbahar ve sonbahar aylarında düzenlenen tiyatro, şarkı, türkü vb. kumpanyalar ile Osmaniye şenleniyordu. Yılda birkaç defa gelen Nejat Uygur Tiyatrosu büyük ilgi görüyor, şarkıcı Sevim Çağlayan’ın Kına Gecesi, Muhterem Nur’un Dans Gösterileri, Şişko Tosun’un atraksiyonları, Kötü Adam Ahmet Tarık Tekçe’nin şovu, Komedyen Muzaffer Hepgüler’in fıkraları ile halk hoşça vakit geçiriyordu. Muazzez Türünk’ün ve Ali Ekber Çiçek’in türküleri, Arif Sami Toker’in şarkıları, Cem Karaca’nın, Barış Manço’nun, Erol Büyükburç’un aranjmanları ile Osmaniye halkı unutulmaz geceler yaşıyordu.
 Ayrıca okullarda öğrencilerin yaptığı müsamereler, kahramanlık geceleri, halkın Çete Bayramı dediği 7 Ocak Kurtuluş Bayramı törenleri coşkulu oluyordu. 
 14 Mart 1961 tarihli Yedi Ocak Gazetesi, ünlü halk ozanı Âşık Veysel’in Osmaniye’ye geldiğini ve konserler verdiğini yazıyordu. “Birkaç günden beri şehrimizde bulunan ve bu arada Lise’de, Şehir Sineması’nda, Ortaokul’da konserler veren büyük üstat Âşık Veysel idarehanemizi de ziyaret etti. Kendisine teşekkür eder, başarılı yolculuklar dileriz.” (6)
 Osmani̇ye Okuyor (1)EMİNE KESKİNER KÜTÜPHANESİ AÇILIYOR
 Eski siptirli pazarı (sebze hali) üzerine, Belediye Başkanı Ahmet Ş. Ersoy tarafından yaptırılan sinema binası uzun yıllar hizmet ettikten sonra kapandı. Harabe olmaya başladı. İlçe Halk Kütüphanesi Kaymakamlık binasından çıkarıldı. Ziraat Bankası’nın karşısındaki ara sokakta bir evin alt katında hizmet vermeye çalışırken oradan da alındı Atatürk Lisesinin bahçesindeki ilave binaya taşındı.
 Osmaniye’nin ilk Kütüphanecisi Emine Karadağ bu binada, zor şartlar altında görev yapmaktaydı.
 1987’de Adana İl Kültür ve Turizm Müdürü Vekili idim. Osmaniye İlçe Halk Kütüphanesi’ni kapanan sinema binasına taşımak istedim. Konuyu Belediye Başkanı İskender Türkmen’e ilettim. Uygun gördü.  
 Keskiner ailesi tarafından Emine Keskiner İl Halk Kütüphanesi yaptırıldıktan sonra Kütüphane buraya taşındı. Kültür Merkezi binası Belediye Başkanı Davut Çuhadar zamanında esaslı bir şekilde onarıldı. Ahmet Şekip Ersoy Kültür Merkezi adını aldı. 
 Böylece hem vefalı davranıldı, hem de Osmaniye’nin kültürel hayatının tekrar canlanması sağlandı.
 Türkiye Kütüphaneciliğinin 60. Yılı kutlanıyor. 
 Türkiye okuyor,
Osmaniye okuyor. 
---------------------------------------------
1- Osmaniye Postası Gazetesi 31 Mayıs 1960
2-A. Şekip Ersoy, Osmaniye-Kuruluş-Kurtuluş-Bir Ömür, On Ofset yy, Ankara (Tarihsiz), s. 219
3- Yedi Ocak Gazetesi, 2 Ağustos 1960
4-Osmaniye Postası gazetesi, 02 Şubat 1962
5-A. Şekip Ersoy, age, s.284
6-İsmet İpek, Osmaniye’de 60’lı Yıllar, Hasret Matbaası, Osmaniye-2019