Düziçi’nde başlayan hayat, İstanbul’un merkez siyasetine kararlı bir yürüyüşe dönüştü.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin genç ve dikkat çeken simalarından biri olan İstanbul Milletvekili İsa Mesih Şahin, “Meclisten Portreler” programında çocukluk yıllarından siyasetteki temsil sorumluluğuna kadar uzanan hayat hikâyesini tüm samimiyetiyle anlattı. Osmaniye'nin Düziçi ilçesine bağlı Atalan beldesinde dünyaya gelen Şahin, 9 çocuklu bir köy ailesinin en küçük ferdi olarak büyüdü. Erken yaşta yatılı eğitime başlayan Şahin, hukuk ve siyasetle İstanbul’da kesişen bir yaşam kurdu.
“Topraktan geldim. O toprağın kokusunu unutmadan yürüyorum.”

“‘İsa Mesih’ İsminin Aileden Gelen Hikâyesi”
Şahin’in ismi kadar hikâyesi de dikkat çekici. Dedesi İsa’nın adını taşıyan çok sayıda aile bireyinden biri olarak “İsa” ismini babası vermiş. “Mesih” ismi ise, bölgede kanaat önderi olarak kabul edilen bir büyüğün tavsiyesiyle eklenmiş. Türkiye’de bu isimle tanınan tek siyasetçi olan Şahin, isminin hayatı boyunca merak konusu olduğunu, ancak taşıdığı ismin bir aidiyet duygusu oluşturduğunu vurguluyor.

Atalan’da Çocukluk: Kalabalık Evler, Paylaşılan Hayatlar
Düziçi'nin Atalan beldesinde geçen çocukluk yılları, kalabalık aile yapısıyla birlikte paylaşmanın, dayanışmanın ve doğayla iç içe yaşamanın izlerini taşıyor. Aynı odada yan yana uyuyan çocuklar, tek sofrada aynı tabaktan yemek yiyen kardeşler... Şahin’in deyimiyle, “hayata karşı güçlü durmayı öğreten” bir dönem.
“10 kişinin aynı tabaktan yemek yediği, 6-7 çocuğun aynı odada uyuduğu bir dünyadan geliyorum.”
Çocukluğu köy oyunlarıyla geçmiş. Misket, topaç, çelik çomak ve elbette futbol… Bu oyunlar, ileride siyaset sahnesinde kolektif çalışma kültürünün temellerini oluşturmuş.

Yatılı Okulla Gelen Bağımsızlık
12 yaşında ailesinden ayrılarak Osmaniye Merkez İmam Hatip Lisesi’ne yatılı öğrenci olarak başlayan Şahin, bu tecrübenin karakterini doğrudan etkilediğini ifade ediyor. Her hafta 50 kilometrelik yolu elinde çantasıyla tek başına giden bir çocuk olarak, şehirlerarası yolculuklarda büyümüş.
“Yılmaz Erdoğan’ın şiirindeki gibi: Soğuk ve şehirlerarası otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan.”

Düziçi Öğretmen Lisesi: Farklılıklarla Birlikte Yaşamayı Öğreten Okul
Türkiye’nin ilk köy enstitülerinden biri olan Düziçi Anadolu Öğretmen Lisesi, Şahin’in dünyaya bakışını derinden etkilemiş. Farklı siyasi görüşler, kültürel arka planlar ve yaşam tarzlarıyla bir arada yaşama deneyimi, onun siyasetteki çoğulcu anlayışının temeli olmuş.
“Farklılıklarla bir arada yaşamanın kıymetini orada öğrendim. Bu, bugün siyasette bana yön veren temel anlayışlardan biri.”
Aynı dönemde okul futbol takımının da aktif oyuncusu olan Şahin, lisanslı futbolculuk tecrübesiyle sporun hayatındaki yerini hiç kaybetmemiş.

İstanbul ve Hukuk: Hayalin Gerçeğe Dönüştüğü Şehir
İstanbul ve hukuk eğitimi, Şahin’in uzun yıllardır zihninde şekillenen bir hedefmiş. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazanmasıyla birlikte İstanbul’da yeni bir hayat başlamış. Akademik hayat kadar siyasete de odaklanan Şahin, üniversiteye başlar başlamaz AK Parti Gençlik Kolları’na katılmış.
“Siyaset, sadece hayalim değil; kararım ve yürüyüşüm oldu.”
Derslere çok katılmadığını ancak sınav dönemlerinde yoğun çalıştığını belirten Şahin, hukuk bilgisini sahada derinleştirdiğini söylüyor. Sonraki yıllarda İstanbul Üniversitesi’nden tarih lisansı da alarak akademik ilgisini sürdürmüş.

Avukatlık ve Vicdan: Mesleki Duruşun İnşası
2006 yılında başlayan avukatlık mesleği, Şahin’in hukuka duyduğu saygının pratikteki yansıması olmuş. Meslek hayatında maddi kazanımı geri çevirerek bir davadan çekildiğini anlatan Şahin, vicdanî sınırlarını hiçbir zaman ihlal etmediğini vurguluyor.
“Vekâleti de parayı da iade ettim. Çünkü savunamayacağım bir dosyayla yürüyemezdim.”
Avukatlığın zorluklarını İstanbul’da staj döneminden itibaren yaşayan Şahin, ilk meslek yıllarındaki yoksunlukları ise bir anıyla özetliyor: Yatağın cebinde unutulmuş 2 lirayla alınan menemen malzemeleri ve o günkü yemeğin unutulmayan tadı...

Siyaset ve Aile Dengesi: Zor Olanı Mümkün Kılmak
Yoğun siyasal mesai içinde evlilik ve baba olmak, Şahin için büyük bir denge çabası anlamına geliyor. Eşi bir çocuk nörolojisi uzmanı olan Şahin, hem mesleki hem ebeveynlik yükünü büyük ölçüde eşinin taşıdığını dile getiriyor.
“Siyasetin bana tek dünyalık katkısı eşim oldu. Fedakârlığı hep en çok o yaptı.”
Çocuklarının her ikisi de seçim dönemlerinde dünyaya gelmiş. Oğlu doğduğu gün programlara devam eden Şahin, bir dönem eşinden ve çocuklarından Maraş’ta kaldıkları süreçte ayrı kalmak zorunda kalmış. Bu süreçte toplantı arasında masal anlattığını, çocuklarının arkasından ağladığını anlatırken sesi yer yer duygusallaşıyor.

Boş Zamanlar: Futbol, Doğa ve Sessizlik Arayışı
Futbol tutkusu çocukluktan beri süren bir uğraş olarak hayatında yer tutuyor. Hâlâ fırsat buldukça maç yapan Şahin, köy hayatından gelen bir alışkanlıkla doğada vakit geçirmeyi sevdiğini ancak zaman bulmanın zor olduğunu söylüyor.
“Kalabalık ortamlarda büyüdüm. Bugün hâlâ bireysellikten çok sosyalliği tercih ederim.”

Osmaniye ve İstanbul: Kimlik ile Sorumluluğun Kesişimi
Osmaniye, Şahin’in kökü; İstanbul ise siyasi sorumluluğunun adresi. Her iki şehirde de aidiyet duygusuyla yaşayan Şahin, kendini şu şekilde tanımlıyor:
“Kökleri Akdeniz’in bereketli topraklarında, gövdesi İstanbul’da yeşeren bir siyasetçiyim.”
İstanbul’un tarihî ve toplumsal birikiminin siyasete etkisini vurgulayan Şahin’e göre, Türkiye’de siyaset her zaman İstanbul’da şekillenmiş; bu nedenle buradaki temsil, sadece seçim bölgesine değil, tüm ülkeye dair bir sorumluluk anlamı taşıyor.

Gençlere Mesaj: Gitmeyin, Mücadele Edin
Kendisini genç yaşlarda sorumluluk almış bir temsilci olarak tanımlayan Şahin, bugün Türkiye’nin farklı yaş gruplarındaki gençlerine net bir çağrı yapıyor: Gitmeyin, kalın ve bu ülke için çalışın.
“Dünyayı gezin, görün ama geri dönün. Bu ülke hepimizin. İyisiyle de kötüsüyle de bizim. İyi olacaksa da sizinle olacak.”




