CNN International’ın haberine göre, Dr. Ana Angelova Volponi ve ekibi, yaklaşık 20 yıldır laboratuvarda diş büyütme çalışmaları yürütüyor. 2013’te, insan diş eti hücreleri ile fare embriyosundan alınan diş hücrelerini birleştirerek laboratuvarda diş geliştirmeyi başarmıştı.
Volponi’nin son çalışmasında, dişin geliştiği “iskelet” veya “scaffold” materyali önemli ölçüde geliştirildi. Daha önce kolajenden yapılan yapı yerine, su oranı yüksek bir polimer olan hidrojel kullanıldı. Doktora öğrencisi Xuechen Zhang, “Fare embriyolarından hücreleri topluyor, karıştırıyor ve küçük bir hücre topunu hidrojel içine enjekte ederek yaklaşık sekiz gün büyütüyoruz” dedi.
Araştırmacılar, insan hücrelerine geçişte halen zorluklarla karşılaşıyor. Ancak Volponi, laboratuvar ortamında geliştirilen bu yeni materyalin, hücreler arasındaki etkileşimi artırarak insan dişine daha yakın bir yapı sağladığını belirtti.
Biyolojik dişlerin gerçek implantlara göre avantajları büyük: Kendi hücrelerinizden yetiştirilen bir diş, dokuyla mükemmel uyum sağlar, iltihap ve reddedilme riski taşımaz, doğal diş gibi hissettirir ve duyusal olarak işlev görür.
Dünyada benzer araştırmalar hız kazanmış durumda. Osaka’daki Kitano Hastanesi, diş eksikliği olan hastalarda diş büyümesini tetikleyen antikor bazlı bir tedavi geliştiriyor. Tufts Üniversitesi ekibi, insan ve domuz hücrelerinden insana benzer dişleri domuzlarda büyütmeyi başardı. Washington Üniversitesi araştırmacıları ise bağışlanan 20 yaş dişlerinden kök hücre üretmeyi başardı.
Volponi, “Klinik uygulamaya geçiş zaman alacak, ancak önümüzdeki on yıl içinde biyolojik diş onarımı veya değişimi gerçeğe dönüşebilir” diyerek çalışmanın potansiyeline dikkat çekti.
