Karaçay Vadisi’nde çekilen bir kare, geçmişin sessiz tanıklığını yapıyor. 1995 yılının Ocak ayında, Karacalar Köprüsü’ne yakın bir noktada fotoğraflanan bir kadın, sırtında odun şeleğiyle zorlu yaşam koşullarını gözler önüne seriyor.
Yıllar sonra bu fotoğraf, sosyal medyada paylaşıldığında birçok kişi kendi çocukluk anılarına döndü. Annelere, ninelere ve geçmişte yaşanan fedakârlıklara dair duygusal yorumlar yağmur gibi geldi.
📌 "Bizleri üşütmemek için canlarını tehlikeye atıyorlardı"
Fotoğrafın altına düşülen yorumlardan biri şöyle:
"İşte bu fotoğraf her şeyi anlatıyor. Annelerimiz bizleri üşütmemek, bizleri ısıtmak için canlarını tehlikeye atıp dağlardan sırtlarında odun taşırlardı. Benim ninem de böyle sırtında odun şeleği getirirken dağdan yuvarlanıp ölmüştü. İşte hayat bu kadar zor idi!" – İbrahim Soyer
Bu tür hikâyeler, Anadolu’nun birçok bölgesinde benzer şekilde yaşandı. Kış aylarında ısınmak için kadınlar, kilometrelerce yol katederek odun taşırdı.
📌 "Ben de annemle oduna giderdim"
Bir diğer yorum ise çocukluk yıllarına götürüyor:
"Vay be! Anılar canlandı gözümde... Rahmetli annem ile ben de oduna giderdim çocukken... Ne zor günlerdi o zamanlar!" – Hidayet Temiz
Sadece evin sıcaklığını sağlamak için değil, yaşam mücadelesinin bir parçası olarak yapılan bu zorlu iş, yıllar sonra bile unutulmuyor.
📌 "Onları görünce su verirdik"
Karaçay Vadisi’nde büyüyen Fahriye Akan, eski günleri şöyle anlatıyor:
"Karaçay'da otururduk; odun şeleği taşıyan teyzeler geçerken çok su verirdik. O tertemiz yürekleri, alın terleri ile ne kadar masumdular... Hey gidi günler!"
📌 Zor Yılların Sessiz Tanıkları
Bu fotoğraf, sadece bir anıyı değil, bir dönemin çilesini ve kadınların hayat mücadelesini simgeliyor. Dağlardan, vadilerden odun taşırken hayatını kaybeden nineler, anneler ve komşular… Bugün şehir hayatında unutulmaya yüz tutmuş bu fedakârlıklar, bir kareyle yeniden hatırlandı.