Haziran ayı, yazın habercisi olduğu kadar binlerce gencin kaderini şekillendiren büyük bir sınavın da zamanıdır:
Haziran ayı, yazın habercisi olduğu kadar binlerce gencin kaderini şekillendiren büyük bir sınavın da zamanıdır: YKS. Her yıl milyonlarca genç, yıllarca süren bir emeğin, uykusuz gecelerin, gözyaşlarının, hayallerin ve umutların sınavına girer. Belki üç oturumluk bir sınav, ama içinde koskoca bir hayat barındırır.
Bu sınav sadece öğrenciler için değil, aileler için de büyük bir sınavdır. Herkesin beklentisi, hayali, telaşı vardır. Ancak unutmamamız gereken önemli bir gerçek var: Bu sınav, gençlerimizin değerini belirlemez. Ne kadar başarılı ya da başarısız olduklarına değil, ne kadar çabaladıklarına ve nasıl bir insan olduklarına bakmalıyız.
Gençler, sizler bu ülkenin geleceğisiniz. Elinizde kalem, aklınızda binbir düşünceyle sınav salonuna girerken, yalnız olmadığınızı bilin. Hepimiz, sizin başarınızda pay sahibi olmak istiyoruz. Ama en çok da sizin mutlu olmanızı, kendinize güvenmenizi istiyoruz. Sınav bir araçtır, amaç değil. Hayatta birçok yol var; üniversite bunlardan sadece biri.
Sınav sonuçları ne olursa olsun, hayalinizden ve kendinize olan inancınızdan vazgeçmeyin. Çünkü başarı, sadece sınavla değil, hayatla kurduğunuz bağla ölçülür. Hangi üniversiteye giderseniz gidin, hangi bölümü kazanırsanız kazanın, önemli olan; kendinize dürüst kalmanız, ahlaklı bir birey olmanız ve toplum için faydalı işler yapmanızdır.
Yarın sabah uyandığınızda sınav gelip geçecek. Ama sizlerin içindeki o azim ve umut, her zaman yolunuzu aydınlatacak.
Tüm öğrencilere başarılar, tüm velilere sabır ve anlayış diliyorum. Unutmayın; hayat uzun bir yolculuk ve bu yolculuğun en güzel günleri daha yaşanmadı.