Osmanlı arşivleri bu örnek kardeşlik ve dayanışma sürecini detaylarıyla belgeliyor.

KIRIM'DAN ÇUKUROVA'YA UZANAN ZORUNLU GÖÇÜN İNSANİ VE TARİHÎ YÜZÜ

1860 yılında Kırım'da yaşanan siyasi ve toplumsal karışıklıklar, Kırım Tatarları ve Nogay Türkleri için yeni bir göç dalgasını beraberinde getirdi. Yurtlarını terk ederek İstanbul’a ulaşan bu mazlum topluluklar için Osmanlı Devleti’nin gösterdiği insani yaklaşım ve Çukurova halkının kucak açan tavrı, tarihe not düşülecek örnek bir dayanışma ve kardeşlik örneği oldu.

PADİŞAH FERMANIYLA ÇUKUROVA’YA YERLEŞİM BAŞLADI

Kırım’dan İstanbul’a ulaşan muhacirlerin iskanı, dönemin padişahının özel talimatı doğrultusunda yürütüldü. Görevlendirilen Kolağası Tevfik Bey, yaptığı ön keşif çalışmaları sonucu muhacirlerin iskan yeri olarak Çukurova'daki Kurtkulağı ve Misis yörelerini uygun buldu. Ceyhan Nehri kıyısındaki verimli topraklar, hem tarım hem de yerleşim açısından umut vadeden alanlar olarak tespit edildi.

VAPURLA MERSİN’E, ORADAN KAĞNILARLA ADANA’YA

Zorlu bir yolculuğun ardından vapurla Mersin’e ulaşan muhacirler, oradan da kağnı arabaları ve atlarla Adana'ya doğru yola çıktı. Kader onları, Bozdoğan Aşireti’nin kışlak yurtları olan Misis ve çevresiyle buluşturdu. Bu buluşma, sadece toprak paylaşımı değil, aynı zamanda gönül ve kader birliğinin de başlangıcı oldu.

BOZDOĞAN AŞİRETİ'NDEN ÖRNEK BİR DAYANIŞMA

O dönemde Adana Valiliği’ne bağlı olarak faaliyet gösteren Bozdoğan Aşireti, misafir edilen muhacirler için örnek bir dayanışma sergiledi. Valiliğe ödenen vergilerden 40 bin kuruş ayrılarak öküz satın alındı ve bu hayvanlar muhacirlere üretim yapabilmeleri için ücretsiz olarak dağıtıldı. Bu sayede hem üretim zinciri kesilmedi hem de muhacirlerin yeni hayata entegrasyon süreci hızlandırıldı.

Ayrıca Kars/Kadirli yöresinde bulunan Bozdoğan Beyi Abdi Bey de göç eden ailelere önemli ayni ve maddi yardımlar yaparak, devletin desteğini yerelde güçlendiren isimlerden biri oldu.

OSMANLI ARŞİVLERİ BU KARDEŞLİĞİ YAZIYOR

Dönemin Osmanlı arşiv belgeleri, yaşanan göç hareketini ve bu süreçte gösterilen destekleri detaylarıyla belgeliyor. Bu belgelerde sadece iskân politikaları değil, aynı zamanda yerel halkın ve aşiret beylerinin gösterdiği insani dayanışma, vakıf ruhu ve kardeşlik anlayışı da açıkça görülüyor.

GAZAL’da Mezuniyet ve Pilav Günü Coşkusu “Gazal’lı Olmak Bir Ayrıcalıktır”
GAZAL’da Mezuniyet ve Pilav Günü Coşkusu “Gazal’lı Olmak Bir Ayrıcalıktır”
İçeriği Görüntüle

BU TOPRAKLAR SADECE EKMEK DEĞİL, MERHAMET DE VERDİ

Çukurova'nın bereketli toprakları, tarih boyunca sadece tarımsal ürünlerin değil, insani değerlerin de yeşerdiği bir coğrafya oldu. Kırım’dan göç etmek zorunda kalan Nogay ve Tatarlar, burada yeni bir hayata tutunurken, yerel halkın merhametiyle yeni bir “vatan” inşa etti.

Bugün Bozdoğan köylerinde yaşayan birçok aile, bu tarihî kardeşliğin izlerini taşımakta; soyları, isimleri ve hikâyeleriyle o dönemin hatıralarını yaşatmaktadır.

Muhabir: Resul Özdil