İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “yasaklı madde kullanımı” soruşturmasında ünlü isimlerle ilgili test sonuçları açıklandı. Kan ve saç örnekleri alınan birçok ünlü arasında 8 kişinin analiz sonuçlarında yasaklı maddeye rastlandığı bildirildi.

Geçtiğimiz haftalarda yapılan operasyon kapsamında sabah saatlerinde evlerinden alınan ve ifadeleri alınmak üzere İl Jandarma Komutanlığı’na götürülen ünlü isimler arasında Dilan Polat, Derin Talu, Berrak Tüzünataç, Deren Talu, Birce Akalay, Kubilay Aka, Metin Akdülger ve Kaan Yıldırım da yer alıyordu.

Yapılan analiz sonuçlarına göre; Dilan Polat, Derin Talu, Deren Talu, Berrak Tüzünataç ve Birce Akalay’ın saç örneklerinde yasaklı madde kalıntılarına rastlandı. Kubilay Aka, Metin Akdülger ve Kaan Yıldırım’ın ise kan örneklerinde “THC-COOH” adlı madde tespit edildi.
Testlerde, Engin Polat, İrem Derici, Feyza Altun ve Ziynet Sali Safter’in örneklerinde yalnızca yeşil reçeteyle temin edilen tıbbi ilaç etken maddelerine rastlandığı açıklandı. Ayrıca Duygu Özaslan, Demet Evgar, Mert Yazıcıoğlu, Meriç Aral, Ceren Moray, Hadise Açıkgöz ve Özge Özpirinçci gibi isimlerin testlerinde herhangi bir maddeye rastlanmadı.
Adli Tıp Kurumu tarafından tamamlanan analiz raporları, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletildi.
Yasaklı Madde Kullananlara Uygulanan Yasal Süreç
Türk Ceza Kanunu’nun 191. maddesine göre, yasaklı madde kullanımı suçlarında savcılık doğrudan dava açmak yerine kamu davasını erteleme yetkisine sahip. Bu uygulamanın amacı cezalandırmadan çok kişiyi tedaviye yönlendirmek ve bağımlılığın önüne geçmek.
Savcı, şüpheli hakkında yeterli şüphe görürse 5 yıl boyunca kamu davasının açılmasını erteleyebiliyor. Bu süre içinde kişi, denetimli serbestlik altında tutuluyor ve gerek görülürse tedaviye yönlendiriliyor.
Erteleme süresi boyunca yükümlülüklere uymayan, tedaviyi reddeden veya yeniden madde kullanımı tespit edilen kişiler hakkında ise dava açılarak cezai işlem başlatılıyor.
Cezai Yaptırımlar
Türk Ceza Kanunu’na göre yasaklı madde kullanımı suçunun cezası 2 yıldan 5 yıla kadar hapis. Ancak kişi, tedaviye ve denetimli serbestlik programına uyarsa, bu süreç sonunda hakkında dava açılmayabiliyor.
Ayrıca bu tür maddelerin okul, hastane, ibadethane ve spor alanı gibi kamuya açık yerlerde bulundurulması durumunda ceza oranı %50 oranında artırılıyor.
Uzmanlardan Uyarı
Uzmanlar, bu süreçte kamuoyuna yansıyan ünlü isimlerin kişisel sağlık verilerinin paylaşılmaması gerektiğine dikkat çekiyor. Ayrıca, bu tür olayların gençler üzerinde olumsuz etkiler yaratmaması için medya dilinin dikkatli kullanılmasının önemini vurguluyor.





