Deniz Suyu Sıcaklıklarındaki Artış

ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü’nün analizlerine göre, 2023 Haziran’ında başlayıp 2024 Nisan’da sona eren El Nino döneminde:

  • Akdeniz: 23,06 °C (2014-2016 dönemi: 21,04 °C)

  • Ege Denizi: 19,97 °C (2014-2016: 18,11 °C)

  • Marmara Denizi: 17,21 °C (2014-2016: 14,72 °C)

  • Karadeniz: 17,36 °C (2014-2016: 14,47 °C)

Deniz suyundaki ısınma, avcılık yoluyla elde edilen balık miktarına da yansıdı. TÜİK verilerine göre, söz konusu El Nino dönemlerinde:

  • 2023: 387.115 ton

  • 2024: 290.068 ton

Bir önceki El Nino döneminde de av miktarında düşüş gözlendi: 2013’te 295.167 ton, 2014’te 231.058 ton ve 2015’te 345.765 ton.

İklim Değişikliğinin Etkileri

ODTÜ-İKLİM araştırmacısı olan Akoğlu, iklim değişikliği, avcılık ve deniz ekosistemlerindeki av-avcı ilişkilerinin balık stoklarını etkilediğini söyledi.

Akoğlu, deniz suyunun ısınmasıyla tabakalaşmanın arttığını, dikey karışımın azalmasının dip sulardan gelen besin elementlerini sınırladığını, bunun da plankton üretimini ve küçük balıkların beslenmesini olumsuz etkilediğini belirtti. Bu durum, palamut, lüfer ve diğer ekonomik balık türlerinin avlanmasını da etkiliyor.

Üreme Döngüleri ve İnsan Kaynaklı Kirlilik

Sıcaklık artışı balıkların üreme mevsimlerini erkene çekiyor ve genç bireylerin stoklara katılımını azaltıyor. Ayrıca atık su deşarjları ve insan kaynaklı besin elementleri denize ulaşınca fırsatçı plankton türleri çoğalıyor, müsilaj ve toksik plankton oluşumuna yol açıyor, balık ölümlerine ve oksijen azalmasına sebep oluyor.

Akoğlu, çözüm için şunları önerdi:

  • İleri biyolojik arıtmayla azot, fosfor ve ağır metallerin azaltılması

  • Avcılık faaliyetlerinin planlanması

  • Sürdürülebilir gıda arzı ve denizlerin korunması

Geçmiş Yıllarda Av Miktarları (TÜİK)

Yıl Av miktarı (ton)
2013 295.167
2014 231.058
2015 345.765
2016 263.724
2017 269.676
2018 222.023
2019 374.725
2020 291.910
2021 262.290
2022 254.535
2023 387.115
2024 290.068

Bu veriler, Türkiye’deki balık avının iklim değişikliği ve deniz ekosistemi üzerindeki etkiler nedeniyle giderek risk altında olduğunu ortaya koyuyor.

Muhabir: Suğra İrem Yıldız