Zeytin, Akdeniz coğrafyasının en değerli besinlerinden biri olarak sofraların vazgeçilmezi olmayı sürdürüyor. Sağlıklı ve doyurucu özelliğiyle bilinen zeytin, doğru yöntemlerle hasat edildiğinde hem taze hem de kışlık olarak uzun süre tüketilebiliyor.
Büyüklerimizden gelen deneyime göre, kışlık zeytin ayın durumuna göre toplanıyor. Ay eksilme dönemlerinde hasat edilen zeytinler, küflenmeden ve bozulmadan uzun süre saklanabiliyor. Bu dönemlerde yeşil zeytinler toplanıp şişelere veya kavanozlara yerleştiriliyor ve üzerine su konularak birkaç gün boyunca suyunu değiştiriliyor.
Evde hazırlanan frik zeytinler, kırma yöntemiyle işleniyor. Taş veya tokmak gibi bir araçla zeytin tanesinin üzerine hafifçe vurularak kırılıyor; bu işlem zeytinin şeklini bozmadan yapılmalı. Üç gün süren su değişimleri sonrası zeytinler, tatlılık kazanarak hemen tüketilebiliyor.
Kışlık saklamak isteyenler için ise tatlanan zeytinler tuzlu suya (salamura) basılıyor. Kavanoza veya şişeye yerleştirilen zeytine birkaç zeytin yaprağı eklenip kapatıldığında, bir yıl boyunca istenildiğinde tüketilebiliyor. Tüketim sırasında tuzu gidermek için birkaç gün suyu değiştirilebiliyor.
Frik zeytin, sade olarak tüketilebileceği gibi kekikli, baharatlı veya zeytinyağlı salatalarda da sofraları zenginleştiriyor. Her gün tüketilmesi önerilen zeytin, hem lezzet hem de sağlık açısından büyük fayda sağlıyor. Bereketli mevsimlerde sofralara renk ve şifa getiren frik zeytin, evlerde eksik edilmemesi gereken bir besin kaynağı olarak öne çıkıyor.
