Üşümezsoy, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, depremin Menderes Masifi’nin doğu-batı yönünü kesen bir fay hattında meydana geldiğini belirtti. Bölgenin uzun süredir “gerilme yapısına sahip” olduğunu ifade eden Üşümezsoy, “Sındırgı fay hattı boyunca gerçekleşen bu deprem, güneyde yükselme, kuzeyde ise çökme eğilimindeki yapının sonucudur” dedi.
“Bölge geçmişte de büyük depremler gördü”
Üşümezsoy, aynı fay hattının doğusunda 1971 Gediz Depremi’nin (7.1) yaşandığını, batısında ise 2009’da 6.2 büyüklüğünde, Türkmen Dağı önünde ise 6.4 büyüklüğünde depremler meydana geldiğini hatırlattı.
Naci Görür’e sert eleştiri
TGRT Haber canlı yayınına katılan Üşümezsoy, “Depremi önceden biliyor musunuz?” sorusuna, “Arkadaşlar olmayan fay hatları üzerine senaryo yazıyor. Adalar’da deprem olacak dediler, öyle bir fay yok. Avcılar’da fay olmadığı halde insanları sokağa döktüler. Deprem Orhangazi’de oldu” şeklinde yanıt verdi.
Üşümezsoy, Marmara Denizi’nde tek bir plaka sınırı bulunduğunu savunarak, “Adalar’dan, İznik’ten, Bursa’dan fay çiziyorlar. Kafalarında kurdukları modelden vazgeçemiyorlar. Kayaların iç yapısına bakmadan tahmin yapıyorlar” dedi.
“Sındırgı’da deprem olacak demem”
Bölgedeki riskle ilgili soruya ise Üşümezsoy, “Ben hattı gösteririm, hükmü siz çıkarırsınız. ‘Sındırgı’da deprem olacak’ demem. Yanındaki fay kırılırsa 6.2’lik deprem olabilir” ifadelerini kullandı.
Deprem sonrası bilim insanları arasında fay hatlarının konumu ve riskleri üzerine yaşanan görüş ayrılıkları, hem halkın doğru bilgilendirilmesi hem de olası afetlere hazırlık konusunu yeniden gündeme taşıdı.





