Muharrem ayının gelişiyle Osmaniye’de mutfaklar bereketlendi, aşure kazanları kaynamaya başladı. Hem kültürel hem de besin değeriyle öne çıkan bu geleneksel tatlı için uzmanlardan önemli uyarılar geldi.
Diyetisyen Emine Uluçay, aşurenin sağlık açısından doğru şekilde tüketildiğinde güçlü bir bağışıklık desteği sunduğunu belirtti.
Osmaniyeliler Dikkat: Aşure Şifa Kaynağı Olabilir
Aşurenin buğday, baklagiller, kuru meyveler ve kuruyemişler gibi pek çok faydalı besini bir araya getirdiğini vurgulayan Uluçay, "Aşure, enerji üretiminden sindirime, kalp sağlığından bağışıklık sistemine kadar pek çok alanda vücuda katkı sağlar" dedi.
📌 “Komşulara dağıtmak, akrabayla paylaşmak kadar sağlıklı tarifleri tercih etmek de önemli” ifadelerini kullanan Uluçay, rafine şeker yerine hurma gibi doğal alternatiflere yönelmenin önemini vurguladı.
Doğal ve Dengeli Tüketin
Aşurenin sağlık dostu yönlerini ön plana çıkarmak için bazı tarif değişikliklerinin yapılabileceğini belirten uzmanlar, özellikle şeker miktarının azaltılması gerektiğini söylüyor. Rafine şeker yerine kuru meyveler ya da hurma ile yapılan aşure, hem doğal hem de besleyici bir tatlı alternatifi sunuyor.
Besin Değeri Yüksek, Kalori Dengesine Dikkat
İçeriğindeki buğday, nohut, fasulye gibi kompleks karbonhidratlar ve lif oranı yüksek bakliyatlar sayesinde sindirimi kolaylaştıran aşure, kalp dostu yağlar içeren ceviz, fındık ve bademle de zenginleşiyor. Ancak porsiyon kontrolü yapılmadan tüketildiğinde yüksek kalori nedeniyle kilo alımına neden olabilir.
Aşure, Paylaşmanın da Simgesi
Osmaniye’de olduğu gibi Türkiye’nin dört bir yanında aşure, sadece bir tatlı değil, aynı zamanda birlik ve dayanışmanın da sembolü.
Farklı kesimlerin aynı sofrada birleşmesine vesile olan aşure, toplumsal bağların güçlenmesine katkı sağlıyor.





