Aslanoğlu'nun detaylı sunumu, hem küresel ölçekteki jeopolitik risklerin artışını hem de Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik durumu ele aldı.
Jeopolitik Risklerin Yükselişi: Aslanoğlu, İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği soykırım, Rusya'nın Ukrayna'yı işgali, Çin ile ABD arasındaki gerilim ve İran ile İsrail arasındaki gerginlik gibi önemli olayların, dünya genelinde jeopolitik risklerin artmasına neden olduğunu belirtti. Bu faktörlerin, uluslararası toplumun gündemini önemli ölçüde etkilediğini vurguladı.
Küresel Ekonomik Durum: Prof. Dr. Aslanoğlu, küresel ekonominin büyümeye yönelik bir eğilim sergilediğini ifade etti. Ancak, dünya genelinde 320 trilyon dolarlık bir borç yükünün bulunduğuna dikkat çekerek, bu durumun büyüme hızında herhangi bir yavaşlama olduğunda reel sektöre zarar verebileceğini açıkladı.
Türkiye'nin Ekonomik Gelişmeleri: Türkiye'nin ekonomik geleceğine yönelik de değerlendirmelerde bulunan Aslanoğlu, ülkenin daralma dönemine girebileceğini ancak bu durumun uzun vadeli olmadığını belirtti. Faizlerde bir artış yaşanabileceğini ve vatandaşların tasarruf eğilimlerinin arttığını vurguladı.
Enflasyon ve Faiz Politikası: Enflasyonun düşüş eğiliminde olduğunu ancak belirli takılmaların bulunduğunu ifade eden Aslanoğlu, Türkiye Merkez Bankası'nın faiz politikasının önümüzdeki dönemde ekonominin seyrini belirleyeceğine dikkat çekti.
Döviz Kuru ve Asgari Ücret: Döviz kurunun Türkiye için önemli bir faktör olduğunu belirten Aslanoğlu, ülkenin döviz bazında pahalı hale geldiğini söyledi. Ayrıca, asgari ücrette artış beklentisinin olduğunu ve bu artışın yüzde 2-2.5 aralığında olabileceğini dile getirdi.
Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu'nun sunumu, dünya ve Türkiye ekonomisi üzerindeki belirleyici faktörleri derinlemesine ele aldı. Bu analizler, iş dünyası ve kamuoyu için önemli bir yol gösterici nitelik taşıyor.
