Vatandaşlar, taahhütleri sona ermeden aylar önce, platformlar tarafından aranarak fahiş zam senaryoları üzerinden baskıya maruz kalıyor. Aylık 300 TL ödeyen bir aboneye, sözleşme sonunda bu tutarın 790 TL’ye çıkacağı söyleniyor. Ardından gelen “Size özel indirimli teklif: 391 TL” mesajlarıyla tüketicinin karar verme süreci manipüle ediliyor.
Bu yöntemde abonelere, sözleşme süresi dolmadan fiyat artışı korkusuyla yeni bir taahhüt imzalatılıyor. Ancak uzmanlar, bu uygulamanın mevcut sözleşme koşullarıyla bağdaşmadığını, hatta iyi niyet ilkesine aykırı olduğunu vurguluyor.
Bu Baskı Hukuka Aykırı
Tüketici dernekleri, platformların sözleşme süresi boyunca mevcut fiyat üzerinden hizmet verme yükümlülüğü bulunduğunu hatırlatıyor. Tüketicilerin bu süreçte gelen teklifleri dikkatle değerlendirmesi ve sözleşme bitmeden yeni bir taahhüt altına girmemesi tavsiye ediliyor.
Üstelik TÜİK verilerine göre, Temmuz ayında yıllık enflasyon %33,52, aylık ise sadece %2,06 seviyesinde gerçekleşti. Ancak platformlar, bu oranların çok üzerinde, adeta enflasyonun üç katı zam senaryolarıyla aboneleri ikna etmeye çalışıyor.

Tüketici Ne Yapmalı?
Tüketici hakem heyetleri ve mahkemeler, bu tür baskıların karşısında vatandaşın yanında duruyor. Uzmanların önerileri ise şöyle:
-
Sözleşme Şartlarını İnceleyin: Taahhüt süresi boyunca fiyatta değişiklik yapılamayacağını unutmayın.
-
Zam Tehdidine Karşı Sakin Kalın: "İndirimli teklif" gibi görünen seçenekler, aslında çok daha pahalı yeni taahhütler olabilir.
-
Resmî Başvuru Hakkınızı Kullanın: Eğer baskı altında sözleşme yenilediyseniz veya haklarınız ihlal edildiyse, Tüketici Hakem Heyeti veya Ticaret Bakanlığı’na başvuru yapabilirsiniz.
Yayın platformlarının zam stratejisi, tüketicileri finansal baskı altına sokarken, hukuki hakların farkında olmak her zamankinden daha önemli hale geliyor.





