Suriye’deki iç savaşın seyrini değiştiren bir gelişme yaşandı: Beşar Esad karşıtı muhalifler, 12 gün içinde başkent Şam’a ulaşarak Suriye’nin yönetimini devraldı. Esad’ın ordusunun bu kadar hızlı bir şekilde yetersiz kalmasının sebeplerine dair dikkat çeken açıklamalar İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi’den geldi.
Esad’ın Ordusunun Çöküşü: Motivasyon Kaybı ve Psikolojik Savaş
Suriye'deki gelişmelerin ardından, Esad rejiminin çöküşünün ardında önemli faktörler olduğu belirtiliyor. İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Suriye güvenlik güçlerinin İdlib’deki muhalif hareketlerden haberdar olduklarını ancak, savaşın seyri karşısında motivasyon kaybı yaşadıklarını söyledi. Arakçi’ye göre, Suriye ordusunun bu durumu, yalnızca askerî zorluklardan değil, aynı zamanda güçlü bir psikolojik savaş ve propaganda faaliyetlerinden kaynaklanıyordu. Bu durum, Esad rejiminin ordusunun moralini bozarak çatışmalarda başarısız olmasına yol açtı.
Arakçi, İran’ın her zaman Suriye hükümetine, muhaliflerle barışçıl diyalog kurmayı önerdiğini de belirtti. İran’ın tavsiyelerinin karşılık bulmaması ve siyasi reformların yapılmaması, Esad hükümetinin süregeldiği krizden çıkmasını engelledi. Reform eksiklikleri, hem yerel halkta hem de ordu içinde büyük bir güvensizlik yarattı.
Suriye’deki Askeri Durum: Hızla Değişen Cepheler
Suriye’deki muhalif grupların Halep'te başlattığı operasyon 27 Kasım’da büyük bir sürpriz etkisi yarattı. 30 Kasım’da Halep’in merkezi, muhalif grupların kontrolüne geçti. Aynı gün içinde İdlib, Hama ve Humus illerinde rejim karşıtı gruplar büyük zaferler elde etti. 5 Aralık’ta, Hama kent merkezindeki rejim güçleri de teslim oldu. Bunun ardından, Dera ilinde muhalifler 6 Aralık’ta il merkezini rejimden geri aldı ve Suveyda ilinde de 7 Aralık’ta tam bir zafer elde etti.
Suriye'nin Güneyindeki İlerlemeler ve Şam’ın Düşüşü
Rejim karşıtı grupların ilerleyişi, sadece kuzeyde değil, Suriye’nin güneyinde de etkisini gösterdi. 7 Aralık’ta, Humus ilinde rejim karşıtı güçler kent merkezini ele geçirdi. Şam’a doğru ilerleyen gruplar, 7 Aralık’ta başkentin güney banliyölerine girdi. Esad rejimi, bu kritik noktada önemli bir savunma kaybı yaşadı. Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve uluslararası havalimanı gibi stratejik noktalar da rejim güçlerinin geri çekilmesinin ardından muhaliflerin eline geçti.
Esad’ın Kaçışı: Suriye’nin Devrik Lideri Moskova’da
Suriye’deki siyasi çöküş, Esad’ı Rusya’ya kaçmaya zorladı. Rusya, Esad’a sığınma hakkı tanırken, Esad ve ailesi Moskova’ya yerleşti. Rusya’nın başkenti, Esad için hem bir sığınak hem de diplomatik bir üs haline geldi. İran, Esad’ın ülkeyi terk etmesinin ardından, Suriye’deki iç sorunların çözümünün tamamen Suriye hükümetine ait olduğunu vurguladı.
Esad’ın Ordusunun Yetersizliği ve Uluslararası Etkiler
Esad’ın ordusunun motivasyon kaybı, sadece Suriye içindeki değil, aynı zamanda uluslararası alandaki etkilerini de gösterdi. İran’ın açıklamaları, Esad’ın ordusunun başarısızlığının, yalnızca içsel bir sorun değil, aynı zamanda dış kaynaklı psikolojik savaşın bir sonucu olduğunu ortaya koyuyor. Suriye hükümetinin reform yapmama kararı, içerideki güvensizliği arttırdı ve halkın desteğini kaybetmesine yol açtı.
Sonuç olarak, Suriye’deki iç savaşın geldiği noktada, Beşar Esad’ın ordusu ve yönetimi büyük bir çöküş yaşadı. Hem yerel halkın hem de ordu içerisindeki moral kayıpları, Suriye hükümetinin bu denli hızlı bir şekilde gerilemesine sebep oldu. Uluslararası diplomasi ve reform eksiklikleri ise, Esad’ın sonunu hazırlayan en önemli faktörlerden biri oldu.
