Bu yıl kişi dalında ödül, gazeteci Timur Soykan’a verilirken, kurum dalında ise Deprem Bölgesi’ndeki gazeteciler adına TGC Temsilcileri ve Basın Meslek Örgütleri ödül aldı. Özellikle Osmaniye İl Temsilcisi Muzaffer Yüksel Kaya'nın konuşması, törene damgasını vurdu.
Muzaffer Yüksel Kaya, ödül töreninde yaptığı konuşmada, "Doğası harika bir kentte yaşıyoruz. Sizlere kadim coğrafyamın kültüründen, türkülerinden, ağıtlarından, aşıklarından, Karacaoğlan’dan, Yaşar Kemal’den bahsetmek isterdim. Ama her zaman olduğu gibi kuralları ve konuları memleketi yönetenler belirliyor. Resmi rakamlara göre Osmaniye’de basiretsiz belediyecilik anlayışı ve ehliyetsiz imar müdürlüklerinin hazırladığı imar uygulaması sebebiyle 1100 kişi katledildi. Birçok gazetecimizin iş yerleri yıkıldı. Ama hiçbiri zerre kadar taviz vermeden ilkel şartlarla da olsa görevine devam etti. Bu takdire şayandır,” dedi.

Başkan Vahap Munyar’dan Basın Özgürlüğü Vurgusu
TGC Başkanı Vahap Munyar, açılış konuşmasında basın özgürlüğünün çağdaş demokrasiler için vazgeçilmez olduğunu belirtti. Munyar, “Sansür, oto sansür, haberlere erişimin engellenmesi, yayın durdurma, ağır para cezaları ve resmi ilan kesintileri gibi engeller, basın ve düşünceyi ifade özgürlüğünün önündeki büyük engeller olmaya devam ediyor,” dedi.
Munyar, ayrıca deprem bölgesinde görev yapan gazetecilerin olağanüstü fedakârlık gösterdiğini belirterek, “Deprem bölgesindeki meslektaşlarımız, ailelerini, arkadaşlarını, evlerini, iş yerlerini kaybetmelerine rağmen gazetecilik mesleğini sürdürmeye devam etmelerinin olağanüstü bir fedakârlık olduğunu biliyoruz. Yönetim Kurulumuz adına inatla araştırmacı gazeteciliğe devam eden, yurttaşlarımızı bilgilendiren, deprem bölgesinde görev yapan tüm meslektaşlarımıza şükranlarımızı sunuyorum,” dedi.
Timur Soykan: "Adliyeler İkinci Evimiz Oldu"
Kişi dalında ödül alan gazeteci Timur Soykan, plaketini TGC Başkanı Vahap Munyar’dan aldı. Soykan, ödül alırken yaptığı konuşmada, “Bu ödüle layık görülmek benim için çok büyük bir onur. Jüri üyelerine ve TGC Yönetim Kurulu’na teşekkür ederim. Her gün karakoldayız, her gün ifadeye gidiyoruz. Artık polislerle ahbap-çavuş olduk. Bir ay içerisinde yaşadıklarımızı söyleyeyim: Bir Yeni Zelanda uyuşturucu baronu benden şikâyetçi olmuştu. Onun için ifade vermeye gittim. Kamu bankası Halkbank, mafyaya 400-550 milyon kredi vermiş. Onun haberini yapmıştım. Onunla ilgili gittik, ifade verdik. Yaptığımız haberlerin hepsi belgeli. Eskiden belge olduğunda dava açmıyorlardı. Artık yargı da kontrolden çıkmış. Belgeli haberleri de dava ediyorlar. Biz ifademizi verir, duruşmalara da çıkarız. Adliyeler ikinci evimiz oldu,” dedi.





