Faiz Politikası Değişti, Ekonomi Sarsıldı
2021 yılının sonunda faiz politikasında yapılan yön değişikliği, Türkiye ekonomisinde uzun süreli bir dalgalanmanın fitilini ateşledi. Özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "Faiz sebeptir, enflasyon neticedir" açıklamasının ardından başlayan süreçte, ekonomi yönetimi köklü bir politika değişimine gitti. Hazine ve Maliye Bakanlığı’na Nurettin Nebati’nin getirilmesiyle birlikte Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulaması devreye sokuldu.
Kredi Hacmi 15,6 Trilyon TL’ye Ulaştı
Bu süreçte vatandaşın alım gücü ciddi şekilde düşerken, bankalardan kullanılan kredi miktarı hızla arttı. 2024 yılı itibarıyla Türkiye genelinde kredi hacmi 15,6 trilyon TL’ye ulaştı. Yıllık bazda kredi kullanımındaki artış oranı %37,7 olurken, ihtisas dışı kredilerde bu oran %38’in üzerine çıktı. Enflasyonun tetiklediği ekonomik daralma karşısında özellikle düşük ve orta gelirli vatandaşlar, geçimlerini sürdürebilmek için borçlanmaya mecbur kaldı.
Osmaniyeli Vatandaşlar Tepkili
Ekonomideki bu gelişmeler, Osmaniye’de yaşayan vatandaşlar arasında büyük bir rahatsızlık yarattı. İl genelinde mikro işletmelerden sabit gelirli çalışanlara kadar birçok kesim, hem yüksek faiz oranları hem de sürekli artan yaşam maliyetlerinden dolayı şikayetçi. Vatandaşlar, ekonomi yönetiminin attığı adımların halkı değil, sadece finans çevrelerini rahatlattığını düşünüyor.
“Her gün zam geliyor. Kredilere başvurmadan evin temel ihtiyaçlarını bile karşılayamaz hale geldik,” diyen Osmaniyeli esnaf Mehmet A., bankaya olan borcunu artık ödeyemediğini söylüyor.
Bir başka vatandaş, emekli Hülya K. ise, “Faiz sebep, enflasyon sonuç denildi ama olan bize oldu,” diyerek hükümetin ekonomi politikasına tepkisini dile getiriyor.
Türk Lirası Değer Kaybetti, Enflasyon Tırmandı
Kur Korumalı Mevduat sisteminin devreye alınması sonrası döviz kuru hızla yükseldi. Bu gelişme, Türk lirasının değer kaybı, ithalat maliyetlerinin artışı ve enflasyonun %80 seviyelerine ulaşması gibi sonuçlar doğurdu. Uzmanlar, bugün gelinen noktada yüksek faiz, yüksek enflasyon ve derinleşen borç sarmalının vatandaş üzerinde ciddi bir sosyal ve ekonomik baskı oluşturduğunu belirtiyor.
